GÜNCEL:

KAYSO, Kayseri Sanayisinin Geleceğini Kurguluyor

Kayseri Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Büyüksimitçi ile gazetemizin mart ayı sayısı için özel bir röportaj gerçekleştirdik. Sayın başkan sorularımızı tüm samimiyeti ile cevapladı. Vizyoner bir yapıya sahip olan Başkan Mehmet Büyüksimitçi’nin Kayseri Sanayisinin geleceğine dair son derece önemli çalışmaları ve düşünceleri mevcut. Geleceğin teknolojiden ve katma değeri yüksek ürünlerden geçtiğini söyleyen Büyüksimitçi, yerli otomobilin üretim üssünün Kayseri olması gerektiğini önemle vurguluyor.

Kayseri Ekonomi & Ticaret: Mehmet Büyüksimitçi kimdir? Kendiniz hakkında okuyucularımıza bilgi verebilir misiniz?

 

Mehmet Büyüksimitçi: 1965 Kayseri doğumluyum. İlkokulu Ahmet Paşa’da, ortaokulu Dedeman’da ve liseyi de Kayseri Lisesinde okudum. Yıldız Teknik Üniversitesi Makina Mühendisliği Bölümü’nden mezun oldum. Mezun olduktan sonra İstanbul’da 1 yıl kadar uluslararası bir şirkette çalıştım. Ardından Kayseri’ye dönüş yaptım ve yaklaşık olarak 12 yıl boyunca HES grubu bünyesinde çalıştım. 2000 yılında milenyumda ortaklarımla beraber Güven Makina ve Mühendislik firmamızı kurduk ve kendi işimizi yapmaya başladık. Evliyim ve iki çocuk babasıyım. 2003 yılında ise Anka Elektrik Elektronik Otomasyon şirketini kurduk. Bu şirketimizde de endüstriyel otomasyonu ve yazılımlar yaptık ve halen devam ediyoruz. 2005 yılından itibaren ihracat yapmaya başladık ve öncelikli olarak Avrupa Birliği ülkelerine ihracat yapıyoruz.

 

Kayseri Ekonomi & Ticaret: 2000 yılından bu yana sanayici olarak iş dünyası içerisinde yer alıyorsunuz. Kendi firmalarınız ve faaliyetleriniz hakkında bilgi verebilir misiniz?

 

Mehmet Büyüksimitçi: Az evvelde belirtmiş olduğum gibi ilk firmamız olan Güven Makina ve Mühendisliği 2000 yılında tesis ettik.Bu firmamızda kablo makinaları imalatı yapıyoruz.2003 yılında ise Anka Elektrik Elektronik Otomasyon şirketini kurduk. Bu şirketimizde de endüstriyel otomasyonu ve yazılımlar yaptık ve halen devam ediyoruz. 2005 yılından itibaren ihracat yapmaya başladık ve öncelikli olarak Avrupa Birliği ülkelerine ihracat yapıyoruz. Türkiye’de de önemli firmalara hem endüstriyel yazılım hem endüstriyel otomasyon yapıyoruz.

 

Kayseri Ekonomi & Ticaret: Uzunca bir süre Mimarsinan Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanlığı yaptınız. Biraz bu süreçten bahsedebilir misiniz?

 

Mehmet Büyüksimitçi: 2005 yılında Sanayi Odası seçimlerine katıldık ve yönetim kurulu üyesi oldum. Ardından da Mimarsinan Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanlığına seçildim. 2017 yılına kadar yaklaşık olarak 12 yıl boyunca devam etti bu görevim. Biliyorsunuz ki 2005 yılında biz göreve başladığımızda Mimarsinan Organize Sanayi’nde hiçbir şey yoktu ve boş arazilerden ibaretti. Yönetim kurulunda beraber çalıştığımız arkadaşlarımızın, bölge çalışanlarımızın ve sanayicilerimizin ortak katkıları ile Kayseri’ye yakışır güzellikte bir sanayi bölgesi meydana getirdik. 2017 yılında Kayseri Sanayi Odası Başkanlığı görevine seçilmemle birlikte buradaki misyonum fiilen son bulsa da bensen sonra göreve gelen Abdullah Oğuzbaş ve yönetimi ile uyumlu bir şekilde çalışmaya devam ediyoruz. Hatta oradaki ekibin enerjisi öylesine güzel ve olumlu ki onların sinerjisinden olabildiğince faydalanmaya çalışıyoruz.

 

Kayseri Ekonomi & Ticaret: Kayseri Sanayi Odası Başkanı olarak sizce Kayseri sanayisinin en önemli sorunu nedir?

 

Mehmet Büyüksimitçi: Kayseri’mizde biraz daha katma değerli ürün üretmemiz gerekiyor. Mobilya sektörü olsun çelik kapı sektörü olsun doğru yapılan her iş kazandırır aslında. Ben mobilyacı üyelerimizle bir araya geldiğimizde onlara hep şu örneği veriyorum. Bir İsveç markası tüm dünyada mobilya satıyor. 36.8 milyar Euro yıllık cirosu var bu şirketin. Türkiye’nin ihracatının 157 milyar Dolar olduğunu düşünürsek Türkiye’nin toplam ihracatının dörtte birinden fazlasına tek başına bu firma sahip. Bu dönemde neyi nasıl yaptığımız çok önemli. Bana göre bizim ürün çeşitlerimizle ilgili ve pazarlama stratejilerimizle ilgili sıkıntılarımız var. Son dönemde hizmete giren Kayseri Organize Sanayi Tasarım Merkezinin özgün tasarımlar üretmesi ile birlikte Kayseri mobilyasında bir fark ortaya çıkmaya başladı. Burada tasarlanan özgün ürünleri demonte edilebilir ve uzak ülkelere daha rahat taşınabilir hale getirebilirsek eğer ben inanıyorum ki çok daha büyük işler yapmaya başlayacağız. Bizde “küçük olsun bizim olsun” anlayışı hakim. Belli bir eşiği geçemeyen şirketler orada patinaj yapmaya başlıyorlar ve büyüyemiyorlar. İtalya’da veya benzeri gelişmiş ülkelerde bir iş paylaşımı söz konusu. Bir firma çok iyi sandalye yaparken bir diğeri çok iyi koltuk yapıyor. Birbirlerine rakip olmadıkları gibi birbirlerinin tamamlayıcısı oluyorlar aslında. Kayseri’de önümüzdeki dönemde hayata geçecek olan MOBİTEK projesi bahsetmiş olduğum bu mantığa çok yakın bir proje. Bizde modüler mobilya imalatı yapan bir sürü firma var. Ama herkesin makinalaşması çok iyi seviyede değil. Buda standartla ilgili sıkıntıların ortaya çıkmasına neden oluyor. Bu sistemde bütün modüler mobilya üretimi yapan firmalar bir yere sipariş veriyor. Uzmanlaşmış bu firmada ebatlamada sorun olmadığı gibi herkes aynı standart hizmeti alıyor. Ayrıca bu sistem sayesinde herkes milyonlarca TL para ödeyerek makine almak zorunda kalmıyor. Yani kısacası bizim verimlilik ve tasarım hususlarında çok çalışmamız lazım.

 

Kayseri Ekonomi & Ticaret: Diğer tüm Anadolu firmalarında olduğu gibi Kayseri’de de aile firmaları hakim. Kurumsallaşma konusunda bu durum sanırım bir zafiyet yaratıyor. Karar alma mekanizmasında dışarıdan profesyonelleri çalıştırmak veya onlardan hizmet almak yerine çözümü aile içinde halletmeye çalışıyoruz. Bu husus hakkında sizin görüşlerinizi öğrenebilir miyiz?

 

Mehmet Büyüksimitçi: Bahsetmiş olduğunuz husus Türkiye genelinde ki KOBİ’lerin en büyük sorunu. Biz sürekli birleşmekten bahsediyoruz ama daha sıkıntılı bir durum var ki oda bölünme. Maalesef ikinci ve üçüncü kuşağa geçebilen firma sayımız çok az. Önümüzdeki yıl sanayi odası seçimlerinden sonra en çok üzerinde duracağımız konu bu. Bu konuda yoğun eğitim faaliyetleri yapacağız ve insanları gerekiyorsa zorla getireceğiz bu eğitimlere. Biz dahil hepimizin öğrenmesi gereken çok şey var. Kurumsallaşma, nesilden nesile geçiş gibi konuları uzman kişilerden öğrenmek lazım. Başarı ve özellikle de başarısızlık hikayelerini dinlememiz lazım.

 

Kayseri Ekonomi & Ticaret: Son zamanların en popüler konularından birisi de Ar-Ge merkezleri. En son olarak Turkuaz Seramik Ar-Ge merkezinin açılması ile birlikte Kayseri’de ki Ar-Ge merkezlerinin sayısı toplamda 9 oldu. Sizce bu sayı yeterli mi?

 

Mehmet Büyüksimitçi: Ben özellikle iki yıldır bu hususu vurguluyorum ve en az 15 adet Ar-Ge merkezine ulaşmamız gerektiğini söylüyorum. Ama bir türkü firmalarımızı bu konuda harekete geçiremedik. Çalışmaları halen devam eden firmalarımız var. Firmaları özellikle arayarak bu konunun önemini bizzat ben anlatmaya çalışıyorum. Ekibimizde gerekli bilgilendirmeleri yapıyorlar. Burada devletten alınacak destekten ziyade bir Ar-Ge disiplini elde edilmesi çok önemli. Devlet bu dönemde yapabileceğinin maksimumunu yapıyor. Desteği veriyor, teşviki veriyor, eğitimi veriyor. Ben sizi Ar-Ge’ye alıştırmak istiyorum siz yeter ki Ar-Ge merkezleri kurun diyor. Şimdi kıskançlıkla söylemiyorum ama hakikaten imrenerek ve gıpta ederek söylüyorum ki bazı illerimiz bu işte ciddi bir şekilde öne çıkmış durumdalar. Ve bu iller çok kısa bir süre içerisinde sanayilerinde çok önemli hamleler yaparak büyüyüp gelişecekler. Hani hep diyoruz ya özgün ürün diye. İşte bu merkezler bu özgün ürünlerin üretimlerine katkı sağlayacaklar. Bizimde Kayseri olarak bir an evvel Ar-Ge merkezlerimizin sayısını artırmamız gerekiyor.

 

Kayseri Ekonomi & Ticaret: Ar-Ge merkezlerinin paralelinde yine sizin de sıklıkla gündeme getirmiş olduğunuz endüstri 4.0 konusu var. Bu konuda Kayseri olarak ne seviyelerdeyiz?

 

Mehmet Büyüksimitçi: Ben hep şakayla karışık 2.5 deyiz diyorum. 2.0 olan şirketlerimiz var, 3.0’a geçmek üzere olan şirketlerimiz var ama 4.0’da henüz tam olarak yokuz. Ama başlamak önemli bir gelişmedir. Almanya endüstri 4.0’ı çok iyi uygularken Japonya Endüstri 5.0’a geçti bile. Yani dünya muhteşem bir hızla ilerliyor. Bugün endüstri 4.0’a geçeceğim dersiniz. 2’yi 3 yaparsınız, 3’ü 4 yapmaya çalışırsınız. Bu süreçte bir sürü kazanıma sahip olursunuz. Yine firmalarımı çok yakından ilgilendiren ‘Yalın Üretim’ konusu var. Buda endüstri 4.0’ın içerisinde mutlaka uygulanması gereken bir üretim sistemi. Kısmen bazı firmalarımızda bu üretim sistemini görüyorum. Rekabet artık dayanılacak gibi değil. Mutlak suretle rakiplerinize karşı artılarınız olmak zorunda. Almanya endüstri 4.0’ı neden başlattı? Baktılar ki Çin ucuz işçilik gücü ile tüm dünyadaki işleri kapmaya başladı bunun üzerine de Almanlar da kalite ve teknoloji yönetimi ile bu handikaplarını bertaraf etmeye çalıştılar. Günümüz dünyasında tüketiciler hep özel ve farklı ürün tercih ediyorlar. Bunun yolu da endüstri 4.0’dan geçiyor. Üretim hattınızı teknolojik hale getirirseniz her türlü üretim modeline uyum sağlayabilmeniz çok daha kolay bir hal alıyor. Önümüzdeki dönemde Kayseri Sanayi Odası olarak üzerinde duracağımız en önemli konulardan biriside bu.

 

Kayseri Ekonomi & Ticaret: Peki başkanım endüstri 4.0 diyoruz ama Kayseri’de ve Türkiye genelindeki en büyük sorunlardan birisi de yetişmiş ara eleman ve kalifiye elaman sıkıntısı. Bu konu hakkında sizin görüşlerinizi öğrenebilir miyiz?

 

Mehmet Büyüksimitçi: Bu konu ülke olarak büyük bir problemimiz ve ileride bu problem daha da büyüyecek böyle giderse. Konuşmamızın başından beri bahsediyoruz. Üretim şekilleri değişiyor. Eski tip üretimler artık son buluyor. Teknolojik gelişmelere uyum sağlayan ara eleman ve yetişmiş eleman en büyük ihtiyaç haline geliyor. Bizim eğitim sistemimizi de bu teknolojik gelişmeleri göz önüne alarak düzeltip revize etmemiz lazım. Sanat okulları ve teknik okullarımızı çağın gereklerine uygun donanımlarla birlikte çok canlandırmamız gerekiyor.

Kayseri Ekonomi & Ticaret: Kayseri Sanayi Odası olarak sanayicilerin ufkunu genişletmek amaçlı yurtdışı gezileri de düzenliyorsunuz. En son heyet halinde Macaristan geziniz oldu. Bu geziden ve genel gezi faaliyetlerinizden bahsedebilir misiniz?

Mehmet Büyüksimitçi: Kayserili bir sanayicimizin Macaristan’da çok ciddi bir yatırımı var. Oradan gelen bir davet üzerine bu gezimizi düzenledik. Oraları görmek yurtdışında neler olup bittiğini takip edebilmek açısından önemli. Birde bu tarz geziler ile Türkiye algısını olabildiğince olumlu bir hale getirme gayretindeyiz. Macaristan gezimizde hem ticari hem sanayi gezilerimiz oldu. Biraz kendimizle mukayese etme şansı yakaladık. Örneğin airbag üretiminde dünyanın en büyük ikinci üreticisi olan bir firma Macaristan’da 200.000 m2 alana sahip bir fabrika kurmuş. O fabrikayı yerinde gezme şansımız oldu. Ayrıca Macaristan’ın Turizm’den sorumlu bakan temsilcisi ile görüştük ve orada Erciyes’imizin sunumu da yaptık. İlerleyen zamanlarda bu tarz yurtdışı gezilerine yine sanayicilerimizin de katılımları ile devam etmeyi düşünüyoruz.

 

Kayseri Ekonomi & Ticaret: Son olarak yine son günlerin en popüler konularından olan ve üretim merkezi merakla beklenen yerli otomotive değinmek istiyorum. Yerli otomotiv üretim merkezi olma hususunda Kayseri Sanayi Odası olarak sizde destek veriyorsunuz. Bu konuyla ilgili neler söylemek istersiniz?

 

Mehmet Büyüksimitçi: Yerli otomotivin Kayseri’de üretilmesi gerektiğini ısrarla vurgulayışımızın temel nedeni; bu yatırımın Marmara Bölgesi’nde ve Ege Bölgesi’nde yapılmaması gerektiğini düşünüyor oluşumuz. Orta Anadolu’da endüstriyelleşmiş bir şehirde yapılması bizce daha doğru bir karar olacaktır. Yani adres zaten belli. Konya, Aksaray veya Kayseri. Bizim gönlümüz tabi ki Kayseri olması yönünde. Kayseri’miz bu işin altından kalkar. Alan olarak da hiçbir sıkıntımız yok. 4.Organize sanayimizde 10.000.000 m2 arazimiz olacak. Kayseri Serbest Bölgesinde sayın başkanımız Memduh Büyükkılıç ücretsiz arsa tahsisi yapabileceklerini her fırsatta dile getiriyor. İncesu Organize Sanayi Bölgesinde 1.000.000 m2 tahsisi hazır arsa var. Ulaşımla ilgili de Kayseri’nin bir sıkıntısı yok. Birtakım çevreler liman olmayan yerde otomotiv fabrikası olmaz şeklinde bir algı oluşturmaya çalışıyorlar. Gelişmiş ülkelere baktığınızda liman şehirlerinde otomotiv fabrikası sayısı en fazla 3-5 tanedir. Üretilen araçların trenlerle veya karayolu ile limana nakliyesi mümkün. Ben 2 sene önce Almanya’da bir otomotiv fabrikasını ziyaret ettim. En yakın limana araçla ulaşım karayolu ile 8 saatti. Eğer bu yatırım için Marmara Bölgesi seçilirse ben bu ülkeye yazık edileceğini düşünüyorum. Bu milli yatırımın taçlanması için mutlaka Anadolu’da bir şehirde üretilmesi gerektiğini düşünüyorum. Kayseri buna her imkanı ile hazır. 3 tane üniversitemiz var. Yüksek tahsille ilgili problemimiz yok. Bir sürü meslek lisemiz var ve her sene yaklaşık 4 bin öğrenci mezun ediyoruz. Çevre illerimizle bir bütün halindeyiz. Yerli otomobilin Kayseri’de üretilmesi sadece şehrimize değil bölge illerine de ciddi katkılar sağlayacaktır diye düşünüyorum.

Bu haber 2948 kez okundu