Ayhan ÜSTÜN

PAYLAŞ
Facebook
Twitter
LinkedIn

Al-Gı Olmayınca Ver-Gi Kaçınılmaz Oluyor

2018-2020 dönemini kapsayan Yeni Orta Vadeli Program malumunuz ilgili bakanlarca kamuoyu ile paylaşıldı. Maliye Bakanı Naci Ağbal, yeni Orta Vadeli program dahilinde bazı vergilerde artışa gidileceğini açıkladı. Bu artışlar kapsamında finans sektöründe kurumlar vergisi oranını yüzde 20'den yüzde 22'ye çıkarılacak, motorlu taşıtlar vergisini yüzde 40 oranında artırılacak, şans oyunlarında ve çekilişlerde elde edilen vergilerde yüzde 10 olan vergi oranını yüzde 20'ye çıkarılacak ve Gelir Vergisi tarifesinin üçüncü dilimindeki gelirler için uygulanan yüzde 27 oranı yüzde 30'a çıkarılacak.

OECD’de dolaylı vergi oranı %46.6. Türkiye’de ise dolaylı vergi oranı %63.4. Yani OECD ortalamasının ve dünya ortalamalarının bir hayli üzerindeyiz. Olaya başka bir açıdan bakarsak eğer doğrudan, dolaylı , KDV, ÖTV, konut, trafik sigorta, kasko, benzin, elektrik, su, telefon vb. cebinizden çıkan vergilerinizi hesaplarsanız kazancınızın yaklaşık yüzde 62’ni devlete vergi olarak geri verdiğinizi görürsünüz. Daha da kritik bir bilgiyi sizinle paylaşayım. Yapılan araştırmalara göre Her 4 vatandaştan 3’ü vergilerin ağır olduğunu savunuyor ve Türkiye’de vergi adaleti olmadığına inanıyor.

Diğer yandan vergiler biraz olsun düştüğünde ekonomiye yansıması son derece olumlu ve hızlı oluyor. Örneğin Mobilyada KDV indiriminin cirolara yansıması 1 milyar lirayı geçti. Sektör, 10 puanlık KDV indiriminin devam etmesi durumunda satışlardaki artışın yüzde 40'ı bulacağını belirtiyor. Beyaz eşyada ise sıfıra inen ÖTV 6 ayda iç pazardaki satışları yüzde 20 artırdı.

Vergi gelirleri elbette ki devletin en temel fon kaynağı. Ekonomi yönetiminin vergi oranlarını habire artırarak daha çok gelir yaratma çabasını son derece olumsuz bir girişim olarak değerlendiriyorum. Vergi zamları hem piyasalarda hem de ülkede ki genel moraliteyi düşürüyor üstelik vergi kaçağı unsurunu da tetikliyor. Yüksek vergi yüksek kayıtdışı demektir. Bence yapılması gereken vergi oranlarının tıpkı mobilya ve beyaz eşyada olduğu gibi düşürerek genele yayılması ve toplumun her kesimini kucaklaması. İş dünyası hükümetten vergilerde ciddi reform yapmasını bekliyor.

Özetle bizim aslında yeni bir vergi sistemine acil ihtiyacımız var. İş dünyasının, dernek ve odaların, üniversitelerin, esnafın ve vatandaşlarında dahil olduğu geniş bir kurul ile bence yeni vergi sistemi vakit kaybedilmeksizin bir an evvel hayata geçirilmeli. Yap boza dönmüş kanun ve yönetmeliklerle, siyasi ve popülist yaklaşımlarla bu yükün altından kalkamayız. Milli ve modern bir vergi yasası büyüyen yeni Türkiye hedeflerine ulaşılabilmesi için bir zorunluluktur. Unutmayalım ki Al-gısı olmayan toplumlar Ver-giye mahkumdur.

PAYLAŞ
Facebook
Twitter
LinkedIn
Yazarın Diğer Yazıları